SEÇİM NASIL KAZANILIR KAYBEDİLİR

Bir Seçimi kazanmak için öncelikle Seçmenleri kazanmak gerekir. Türk milletinin en temel hassasiyeti Vatan meselesidir. Mustafa Kemal, Milli Mücadeleyi bu fikir ile kazanmış ve Türkiye Cumhuriyeti’ni de Türk Kültürü üzerine inşa etmiştir. Mustafa Kemal’in Türklük kavramı Etnik değil Kültüreldir. Türkiye vatanı üzerinde yaşayan her kim hangi din, ırk, inanç ve dile sahip olursa olsun Türk kabul edilir. Türklerin milli birlik ve beraberliğini koruması için dili Türkçe, bayrağı Ay Yıldız’dır. Türkiye vatanında Etnik ve Dinsel farklılıkların…

Paylaş / Share
"SEÇİM NASIL KAZANILIR KAYBEDİLİR"

Canımız Çok Yandı ve Hala Yanıyor!

Bir hayata sığan bazı Unutulmayacak Siyasal Tecrübeler vardır ki, bir Ömür ile birlikte Ülkenin de halini özetler. İşte geçtiğimiz 40 yıldaki bazı büyük siyasal tecrübeler: Avrasya’nın en önemli karasal geçiş alanı olan Türkiye’nin Gençleri olarak NATO ile VARŞOVA arasındaki savaşın tam merkezinde yaşadık. 1970’li yıllarda Sağ – Sol, Ülkücü – Devrimci olarak birbirimize ölümüne düşman olup mücadele ederken, Batı ülkeleri sanayileşmesini ve gelişmesini zirveye taşıdı. Bizlerse okullarımızı bile zar zor bitirdik. 12 Eylül İhtilali önce…

Paylaş / Share
"Canımız Çok Yandı ve Hala Yanıyor!"

Düşünce Virüsü Kontrol Edilemez!

Dünya olarak, bugünkü yaşadıklarımız dünkü hatalarımızın bir sonucu. Bugünkü hatalarımız da yarın yaşayacaklarımızın bir habercisi. Bir insanın ömrüne sığabilecek bir zaman diliminde iki büyük dünya savaşı yaşandı. Milyonlarca insan hayatını kaybetti, milyonlarcası sakat ve çaresiz kaldı. Savaşlardan dersler alınmadı. Büyük devletler soğuk savaş döneminde de çatışmayı sürdürdüler. Terör örgütleri, gizli operasyonlar, dinler ve ideolojiler, güçlü ülkelerin birer savaş aracı oldular. Bundan 30 yıl önce bile dünya insanları birbirinden habersizdi. Büyük ülkelerin, dünyanın bir başka köşesinde…

Paylaş / Share
"Düşünce Virüsü Kontrol Edilemez!"

Şehirde Müslümanlık!

Bundan 40-50 yıl önce Türkiye kırsal bir toplumdu. Dar bir çevrede yaşar, gece gündüz üretimle uğraşır ve sosyal olarak yakın akraba ve tanıdıklarla birlikte olur, herkesle selamlaşırdık. Kırsal alanda Müslümanlık belki biraz daha kolay ve basitti. Yıllar içinde şehirleştik. Farklı kültürlerden insanlar kentlerde bir araya geldi, apartmanlarda komşu olduk. Farklı inançlar, inananlar, inanmayanlar, tanınmadık, bilinmedik yüzlerce binlerce insan. Sosyal ilişkiler ve kurallar genişledi. Köyden Kente gelen Dervişin kalbinin bozulması gibi, Din ve Ahlak ilişkilerimiz de…

Paylaş / Share
"Şehirde Müslümanlık!"

Her BaşÖrtülü İslamcı mı?

Hükümetin, Başörtüsü kararının ardından ilk yanlış tartışmalarımıza geri döndük. Türkiye’de siyasal İslamcılığın yükselişindeki en önemli sebep, İslam ile İslamcı, Müslüman ile Siyasal İslamcı arasındaki farkın anlaşılmaması oldu. Batılı ülke ve araştırmacıların özellikle Namaz ve Başörtüsü gibi kavramları (bilmeden veya stratejik olarak bilerek) İslamcılık simgesi olarak tanımlaması, İslam dünyası ile birlikte bizim ülkemizi de onlarca yıldır süren inanç tartışmalarına yöneltti. Uzatmadan ifade edebiliriz ki sonuçta, İslam ülkeleri kaosa, mezhep ve inanç çatışmalarına sürüklenirken, emperyalizm de Müslümanları…

Paylaş / Share
"Her BaşÖrtülü İslamcı mı?"