Sanal Kader!

Sanal Gerçeklik artık modern dünyada tanıdığımız bir kavram. Her yeni bulgu ve ifade, eski bilinen ve bilinmeyenleri daha iyi anlatmamıza yardımcı oluyor.

Sanal olan şimdilik sadece bir hayal, gerçekleşmemiş bir kurgudur. Bir senaryosu vardır basit bile olsa, mutlaka görsel yapısı hazırdır. Yazanı, çizeni, emek vereni, ekrana ya da sahneye aktaranı bellidir.

Bizim de bir hikâyemiz var, yıllarca Sanal’dan Gerçekliğe uzanan özgün bir hikâye; içinde bizzat soluk alıp, her anını yaşadığımız.

Hepimiz için belki de en önemli bilgi: yarınımız. İnanmasak da bir kahve veya yıldız falı bile sonramızı düşündürür. Kimilerimiz rüyalarında ertesi güne ilişkin işaretler görür. Kimimizse önünde apaçık yaşayacağı bir olayı göremez.

İşin gerçeği, geçmiş yaşanmış, an yaşanan ve gelecek henüz oluşmamıştır. Hiç kimse değil yarını ve geleceği, birkaç dakika sonrasını bile kesinlikle bilemez. Bununla birlikte Sanal Kaderimiz bellidir. Düne kadar yaptıklarımız Sanal Kaderimizi çoktan oluşturmuş ve filmin birçok kareleri aşağı yukarı netleşmiştir. Montajlanacak resimler bizimdir. Senaryo olacağına varacak olsa da, değişkenlik vasfı hala olasıdır. Hala yapılacaklar, yapacaklarımız ve değiştirebileceklerimiz mutlaka vardır.

Döngüler öyle değil. Güneşin doğuşu, ramazanın gelişi, mevsimlerin vakti hep bellidir. Ne zaman geleceğini bilir, gelince de yaşarız. Kışa hazırlık yapar, yaz için planlar kurarız. Ne gücümüz yeter kışı bahar etmeye, ne de batan güneşi geri çevirmeye.

Kendimiz için bir şeyler yapabiliriz. Geçmişin üzerine kurulan Sanal Yarın için çok ama çok şeyler. Yeter ki o Sanal kaderi görelim. Küskün uyanırsak sabaha, sevgiyle ne işimiz olur. Ya da bütün kalbimizle seversek, istersek, çalışırsak değişmez mi pek çok şey.

Senaryo bizim, kimse yazmadı yaptıklarımızı, biz yazdık, sorumlusu da biziz. Yarınımız, kaderimiz gibi. Rüzgârın önünde bir yaprak olursak, bir tarafa savrulacağımız çoktan belli. Ya da kalemi, kâğıdı başkalarına bırakırsak, onlar yazacaktır bizim için.

O halde dirilmeli! Bütün gücümüzle varlığımızla sarılmalı hayata. Sahnemi kendim aydınlatmalı, hangi kareyi nereye koyacağımı bilmeliyim. Sanal geleceğimi önce hayallerimde kurmalıyım, kurgulamalıyım en ince ayrıntısına kadar.

Her bir dakika, her bir an, çok ama çok önemli benim için.

Kaderime el atmalıyım, önce Sanal, sonra Gerçek.

Paylaş / Share

Abdullah Manaz

Author, Researcher, Strategist, Producer, Director