İngiltere Ortadoğu’dan Defol!

Siyasal ve stratejik bir değerlendirmeye böyle bir sloganla başlamak sizi şaşırtabilir. Ancak, dünya kamuoyunun görmediği bir gerçeği ifade etmenin de başkaca bir yolu yok.

Bilindiği gibi şu anda kan gölüne dönen bu bölge, tarihsel olarak İngiltere’nin egemenlik alanıydı. Daha önce asırlarca Hindistan ve uzak doğuyu sömüren İngiliz İmparatorluğu, 1800’lü yıllardan sonra gözünü bu bölgeye dikti. Birinci Dünya Savaşı’na kadar Mısır, Suveyş, İran, Pakistan, Hindistan, Arap Yarımadası, kısacası bütün OrtaDoğu İngiliz işgali altına girdi. Irak ve Suriye’de Fransa’yı aldatan İngiltere, bir tek Türkleri yenemedi. Atatürk önderliğindeki Milli Mücadele, sadece Türkiye’yi işgalden kurtarmakla kalmadı neredeyse bütün İslam ülkelerinin bağımsızlığına da öncülük etti.

İkinci Dünya Savaşı yıllarında Güneş batmayan imparatorluğun ışığı sönmüştü. İngilizler, Ortadoğu’daki siyasal ve emperyalist miraslarını Amerika Birleşik Devletleri’ne terketti. Bu yıllardan sonra da ABD’nin Ortadoğu planlarının arkasında hep İngiliz aklı vardı. İngiltere, bölgede İsrail hedefine ulaşmıştı ancak Büyük Kürdistan ve Büyük Ermenistan hayallerini bir türlü gerçekleştirememişti.

Ermenistan Hayali, yetersiz nüfus yapısı yüzünden hala bir hayal olmayı sürdürüyor. Kürdistan hayali ise artık gerçekleşme yolunda. Irak Kürdistan’ı güvenli sınırlara kavuştuktan sonra şimdi de Suriye Kürdistan’ının doğal sınırları oluşturuluyor. Tarihte olduğu gibi bugün de İngiltere’nin en büyük engeli yine Türkler. Suriye iç savaşına paralel olarak başlatılan PKK isyanları ve psikolojik operasyonlar başarıya ulaşamadı. Türkiye, sadece kendi imkânları ile 8 bine yakın teröristi etkisiz hale getirdi. Çökmesi beklenen ekonomisi ayakta kaldı, hatta son 4.8’lik büyüme rakamı ile dünyanın birkaç ülkesinden biri oldu.

İngiltere, kapalı kapılar ardında hem ABD, hem de İsrail’in bölgesel siyasetini yönlendiriyor. İngilizlerin bu dönemdeki en büyük projesi aslında Irak Şam İslam Devleti Projesi. Selefilerin tarihsel müttefiki olan İngiltere, siyasal ve stratejik hedeflerine ulaşmak için dünyanın en büyük Selefi Terör Örgütü’nü kurmayı başardı. Bu maşa örgütüyle içlerinde Fransa ve Almanya’nın da olduğu bütün rakiplerini terbiye etmeye çalışırken, tarihte olduğu gibi yine Ruslarla da ortaklık kurdu.

Şimdi Suriye ve Irak, haritada göreceğiniz egemenlik alanlarına bölündü. Ortadoğu Paylaşım Planı’nın baş aktörleri olan ABD, Rusya, İngiltere ve İsrail bölgeyi paylaştılar. Daha önce bu bölgede İŞİD kıyafetleri ile yakalanan İngiliz Özel Kuvvetleri şimdi, kendilerine ait koridorda kendi üniformalarıyla cirit atıyorlar.

Bütün bu çabalara rağmen, ilgili ülkelerin planları yine yarım kalacak. ABD, İngiliz akıl hocalarıyla birlikte yarattıkları Selefi Terör Felsefesi’nin kendi ülkelerinde yeşerebileceğini hiç tahmin etmemişlerdi. Orlando saldırısındaki İŞİD faktörünü sürekli inkâr edip gizlemeye çalışan Obama yönetimi –bazı güvenlik ve siyaset birimlerinin isyanına rağmen- beceriksizliğini ve yanlışlarını hala sürdürüyor. İngiltere’nin de benzer bir Kendinden Terör eylemiyle sarsılmayacağının garantisi yok. Rusya, dünyanın gözünün içine baka baka savaş suçu işleyerek, fosfor bombaları kullanarak katliamlarına devam ediyor.

Kısaca söyleyelim: Ortadoğu’da akan bu kanın baş sorumlusu İngiltere’dir. Yazımızın başındaki slogandan başkası gerçeği anlatamayacak:

Emperyalist İngiltere Ortadoğu’dan Defol!

Paylaş / Share

Abdullah Manaz

Author, Researcher, Strategist, Producer, Director