İŞİD’i Yöneten Batılı Ajanlar Panikte!

İŞİD Hikayesinin başından beri, bu örgütün bir Batı Projesi olduğunu ve bölgeyi şekillendirmek için MI6 ile CIA tarafından kurulduğunu yazılarımızda delilleriyle anlatıp duruyoruz.

Daha geçtiğimiz ay, 120’den fazla İngiliz SAS Komandosu, ABD’nin bombardımanları sırasında ortaya çıkmıştı. Suriye topraklarında İŞİD kıyafetleri ve silahları ile eyleme hazırlanan İngilizler, ABD Koalisyonunun zamansız bir hava operasyonu sırasında kendilerini de yanlışlıkla bombalayacağını düşünerek İngiltere‘deki merkezlerini ayağa kaldırmışlar ve konu İngiliz gazetelerine yansımıştı. İngiliz Kraliçesi ve Başbakanı konuyu nasıl örtbas edeceklerini bilememişler ve “Onlar orada istihbarat amacıyla bulunuyordu” gibi bir yalanla konuyu kapatmaya çalışmışlardı. Ancak, bu kadar özel askerin bir arada nasıl istihbarat topladığı da alay konusu olmuştu. Yukarıdaki fotoğrafta ise Irak’ta yakalanan iki İngiliz SAS Komandosu görülüyor.

Çoğu zaman birbirinden habersiz işler yapan İngiliz, Fransız, Alman ve Amerikan İstihbaratçıları şimdi panik içindeler. Türkiye’nin PKK Terör Örgütü’ne yönelik ani ve kararlı operasyonlarının ardından, olayın perde arkasını bilen Rusya‘nın da oyuna dahil olması bütün planlarını altüst etti. Şayet Rusya, İŞİD gruplarına yönelik operasyonlara başlarsa yüzlerce Batılı Özel Asker de bombardımanlara hedef olacak ve ölecek. Bu yüzden başta ABD olmak üzere özellikle İngiltere, Fransa ve Almanya büyük bir telaşla yeni stratejiler belirlemeye çalışıyor.

Halen İŞİD içerisinde en fazla özel askeri bulunan Fransız Lejyonları. Bunun arkasından İngiltere ve Almanya’nın kimyasal silah uzmanı (Belçika Hollanda pasaportlu) BND Ajanları geliyor. İŞİD’in neredeyse bütün kilit yönetimi Batılı istihbarat örgütlerinin yönetiminde. Cihad için bölgeye gelen ve deşifre edilen Radikal İslamcılardan kendi ülkeleri için Tehdit olarak algılananlar ya cepheye sürülüyor ya da Koalisyon uçaklarının nadir hedefleri haline geliyorlar. EbuBekir El Türkmani gibi üst yönetimde işin farkına varan birçok İslamcı da tek tek öldürülüyor veya infaz ediliyor. Adeta bir Tiyatro sahnesine dönüştürülen İŞİD’in Toplu Öldürme gösterilerinde Suudi Arabistan ve Ürdün İstihbaratı ile Özel Kuvvetleri’nin elemanları da görev alıyor.

Son zamanların Türkiye ve Dünya Kamuoyu tarafından bilinmeyen en ilginç gelişmesi İsrail sınırlarında gerçekleşti. Ana sayfamızdaki Güncel OrtaDoğu haritasında görebileceğiniz gibi Kunaytra ile Ürdün sınırının kesiştiği stratejik bir bölge aniden İŞİD’in kontrolüne girdi. Bilindiği gibi İsrail, Sina da dahil olmak üzere sınır ötesindeki hassas bölgelerde İŞİD bahanesiyle bir güvenli bölge oluşturmayı planlıyordu.

İŞİD Projesinde Son Perde

Rusya, en büyük Nükleer Denizaltısı da dahil olmak üzere bölgeye hava silahları ve konvansiyonel silah yığınağına başladı. Bu durum, göstere göstere Batıya yapılan bir uyarı. ABD ve Batılı ülkelerin, Kırım ve Doğu Ukrayna‘ya adeta el koyan Rusya‘yı durduracak gücü yok. Sonuçta, Rusya’nın da kabul edeceği siyasi bir uzlaşmaya varılabilir. Aksi halde, mevcut Askeri gücü ile Rusya’nın Suriye‘nin genelinde karasal olarak askeri hakimiyet sağlaması çok uzun sürmez.

Mevcut savaşın kendilerini bitirmeye yönelik olduğunu anlayan İran Özel Kuvvetleri ile Hizbullah son bir aydır Suriye’den çekilmeye başladılar. En hassas bölgelerde (Zabadani ve İdlib) Suriyeli muhaliflerin bütün talepleri kabul edilerek Ateşkes ilan edildi.

Karizması yerlerde sürünen ve PKK & PYD teröristleri ile oynaşan CIA ve MI6 şımarıkları çok zor durumda. ABD ve İngiltere‘nin uzlaşma dışında -çok az bir ihtimal bile olsa- Rusya’ya karşı tek bir hamlesi var. İŞİD’in ani bir kararla Suriyeli Muhaliflerin safına geçmesi. Bu durumda, Rusya iç savaşın ortasında tek hedef olacak. Ancak, Suriyeli Muhaliflerin de bu oyuna gelmesi oldukça zor.

OrtaDoğu tam bir Satranç tahtasına dönüştü. Bölgenin bir başka şımarık grubu PKK & PYD‘nin geleceği ise tümden belirsiz. Türkiye ve Kuzey Irak’ta adeta çöken Kürtler, “Biji Obama” dönekliği ile Rusya’yı da karşısına almış durumda. Rusya, Filistin Yönetimi ile de yakınlaşarak İsrail’e karşı da mesafesini ortaya koydu.

Kısacası bölgenin geleceğinde artık Rusya etkin. Batı ülkeleri, kan gölüne ve yangın yerine çevirdikleri OrtaDoğu’da Göçmen sorununun ardından, siyasi ve askeri olarak da büyük bir bedel ödeyecekler…

Paylaş / Share

Abdullah Manaz

Author, Researcher, Strategist, Producer, Director