Türk Milletinin Silahlı Kuvvetlerine Olan Güveni Tamdır.

Uzun bir zamandan beri, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşı yürütülen psikolojik harekat ve yıpratma politikasına karşı Türk toplumundaki hassasiyet en üst düzeyde. Toplumda yaratılan korku kültürü sebebiyle, halkın olayları sessiz izlemesine karşılık tabandaki endişe ve kaygı gittikçe daha da artıyor. Yasal tepkilerini dillendirmesi bir yana, insanların çoğu telefonda konuşmaya bile korkuyor, bu konularda sohbet açıldığında kısa kesiyor. Bu durum ülkemizin geleceği açısından oldukça kaygı verici.
Bu kaygı verici süreçte, sadece TSK aleyhindeki iddiaların, yorumların, yazarların ve uzmanların gündemde olması sebebiyle büyük bir bilgi kirliliği yaratılıyor. Bunlara karşılık, ülkemizin yetiştirdiği, ülkesine ve devletine zarar verilmesinden rahatsız olan binlerce bilim adamı ve uzmanın sesini duyurmakta zorluk çekmesi veya susması ise bir başka sıkıntı. Yaratılan psikolojik ortam, Türk Devletini parçalamayı ve Türk Milletini bölmeyi amaçlayanlar için bulunmaz bir fırsat yaratıyor.
Türk Milleti tarihte bundan daha ağır şartlardan ve dönemlerden geçmiş bir toplum. Ne olursa olsun, Türk toplumunun devletine ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ne olan güveni tamdır. Ortaya atılan ve asılsız çıkan iddialar yüzünden, Türk toplumunda bu düşmanca sürecin planlı ve maksatlı olduğu fikri iyice temelleniyor. Bunlara karşılık, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne dil uzatanları, adeta yıllarca içlerinde biriktirdikleri kinleri kusanları da ibretle izliyor. Hala evlatlarını bu vatan için şehit verenler, PKK terör örgütünün gittikçe artan siyasi etkinliğini ve bunları cesaretlendirenleri de aynı ibret ve sabırla izliyor.
Bu kadar gerginliğin, düşmanlığın, kin ve intikam duygularının arttığı bir ortamda güzel olan tek bir husus var. Türk toplumu eskiden olduğu gibi, kışkırtmalara, provokasyonlara karşı da son derece dikkatli. Bu durum, herkesin diline doladığı demokrasi kültürünün aslında Türk toplumunun zihnine ne kadar anlamlı yerleştiğinin de bir göstergesi. Türk milleti, sessizliğini, sükunetini, birlik ve beraberliğini muhafaza ederek olayları sadece geriden izliyor ve bugün olanlar, konuşulanlar, düşmanlık yapanlar, pervasızca içlerindeki çirkinliği yansıtanlar zihinlere iyice kazınıyor. Bu sessizlik ve sükunet ortamında, karşı bir ses, karşı bir görüş duyulmadığı için ölçüsüzce konuşanlar, düşmanca hareket edenler yaptıklarının doğru olduğunu zannediyorlar. Türk tarihi, yurduna, milletine, devletine ve askerine düşmanlık edenlerin mutlaka büyük bir zararla çıktıklarının örnekleri ile doludur.
Herkes biliyor ki; binlerce yıllık Türk Devleti bu sıkıntıları da aşacak güçtedir. Yine herkes biliyor ki; Türk Silahlı Kuvvetleri kendisini, Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk Milletini her zaman koruyacak güce ve kararlılığa da sahiptir.

Paylaş / Share

Abdullah Manaz

Author, Researcher, Strategist, Producer, Director