Suriyeli Kürtler Sahipsiz Kaldı!

Suriye’nin kuzeyine hakim olmaya çalışan PKK yanlısı Kürtler ile Özgür Suriye Ordusu ve Nusra Cephesi arasındaki çatışmalar bütün hızıyla sürüyor.

Suriyeli Kürtlerin en yoğun olarak yaşadıkları bölgeler, Suriye’nin Kuzey Doğu bölgesini içine alan Kamışlı ve Haseki bölgesi. PKK terör örgütünün, kuruluşundan beri en önemli üs merkezlerinden ve militan kaynaklarından biri de yine bu bölge.

Suriye’nin en önemli petrol yataklarının bulunduğu bölge stratejik olarak da büyük önem taşıyor. Bu sebeple, Esad yönetimi ile PKK terör örgütü arasında ilan edilmemiş gizli bir anlaşma var. Esad yönetiminin içlerinde tankların da olduğu bazı ağır silahları halen bu bölgede yer alıyor ve PKK terör örgütü ile uyumlu bir şekilde bölgeyi kontrol ediyorlar. Esad yönetimi, yerleşim merkezlerinin yönetimini bu yılın başından itibaren tamamen PKK yönetimine bıraktı ve silahlı güçlerini askeri kışlalara çekti. Bölgedeki siyasi ve askeri hakimiyetini güçlendiren terör örgütü, bir yandan Türkiye’den, bir yandan Kuzey Irak’tan aldığı silah ve militan desteği ile önemli bir varlık haline geldi.

Esad yönetiminin de silah yardımı yaptığı ayrılıkçı Kürtler, bu cesaretle Batı Kürdistan sınırlarını Hatay’ın doğusunda yer alan bir başka Kürt bölgesi olan Afrin’e kadar uzatmak amacıyla saldırılara başladılar. Önceleri,  Tel Abyad’dan Rakka’ya doğru uzanan çizgiyi ve verimli toprakları kontrol altına almaya çalışan terör örgütü Nusra Cephesi karşısında kısmi başarılar kazandı. Sadece bu bölgede değil, bütün Suriye’ye yayılmış bulunan Nusra Cephesi durumun ciddiyetini görünce, güçlerini bu bölgeye yoğunlaştırdı ve karşı saldırılarla tekrar dengeyi sağladı.

PKK terör örgütünün Kamışlı Haseki bölgesinden batıya doğru başlayan saldırıları, büyük bir taktik hataya yol açtı. Hatay’ın Doğusundaki Suriye sınırlarına ve Halep’in Kuzeyine yayılmış bulunan bütün Kürt bölgeleri de bu çatışmalardan doğrudan etkilendi. PKK terör örgütünün saldırılarına karşılık, Özgür Suriye Ordusu ve Nusra Cephesi, Ceylanpınar – Ra’sul Ayn’a kadar olan bölgeyi tamamen Kürtlerden temizlemeye başladılar. Dolayısıyla, PKK terör örgütü de Haseki Kamışlı bölgesine sıkışmak durumunda kaldı.

Şimdi PKK terör örgütü bu sahipsizliğin verdiği çaresizliği yaşıyor. Batı Kürdistan sınırlarını Akdeniz’e ulaştırma hayallerinin suya düştüğünü görüyor ve propaganda araçları ile bütün dünyadan yardım dileniyor. Ancak bu yardım çağrısına, ne Barzani’den ne de Batı dünyasından bir cevap alamıyor. Şu anda Suriye’deki PKK terör örgütüne tek destek çıkan ülke Rusya. Esad yönetimini ayakta tutmaya çalışan ve petrol alanlarının diğer muhalefet gruplarının eline geçmesini istemeyen Ruslar, gizli anlaşma yaptıkları PKK terör örgütünün bölgede kan kaybetmesine isyan ediyorlar.

Kısacası Suriyeli ayrılıkçı Kürtler şu anda bölgede tam bir sahipsizlik yaşıyorlar. PKK terör örgütü insani yardımları bile Türkiye ve Irak üzerinden bölgeye sokmakta zorluklar yaşıyor.

Ortadoğu’nun kaderi hep böyledir. İhanet edenler, cezalarını yine ihanetle öderler.

Belki de bölgenin kaderini ve dengeleri bütünüyle değiştirecek bir başka önemli ihtimal de ortada: PKK ile Rusya arasındaki yakınlaşma, bölgedeki kartları ve dengeleri yeniden belirleyebilir. ABD, son yirmi yıldır yürüttüğü yanlıştan dönüp, tekrar 1980 öncesi Türkiye stratejisine yönelebilir. Bu da hem Türkiye’yi hem de bölgeyi kısa zamanda etkileyecektir. ABD, ayrılıkçı grupları desteklemek yerine geleneksel müttefikleri ile yeniden barış zemini arayabilir.

Çok kritik bir Ağustos Ayı yaşamaya hazırlanın!..

Paylaş / Share

Abdullah Manaz

Author, Researcher, Strategist, Producer, Director