Müslümanlık Nedir Bilir misin?

Müslümanlık Allah’a teslim olmaktır, günde 5 vakit değil her vakit;

İnsanı, hayvanı, doğayı sevmektir, korumaktır, bir emanet gibi;

Trafikte yol kesmek, öne geçmek değildir izinsiz, yol vermektir;

Rahatsız etmemektir komşunu, selam vermektir güler yüzle;

Çalmamaktır, çırpmamaktır malını devletin, milletin, yetimin;

İsraf etmemektir bir kuruşu, bir parça ekmeği, suyu;

Güzel giyinmektir, tertemiz, pırıl pırıl ama lükse kaçmadan;

Güzel söz söylemektir, basit ve adi sözlerden kaçınmaktır;

Gönlünü kırmamaktır hiç kimsenin Müslümanlık;

Sevdirip nefret ettirmemektir kendinden, inancından;

Yalandan kaçmak yetmez düşünmemektir bile kötülüğü;

Ne hakaret etmek, ne alay, ne de dedikodu etmektir;

Hz Ömer gibi mumunu söndürmektir devletin kendi işinde;

Hz Ali gibi mertliktir, dürüstlüktür, külhanbeylik değil;

Hz Ebubekir gibi alçakgönüllü olmaktır bir toprak gibi;

Yunus gibi söylemektir, açık, seçik ve arı bir Türkçe ile;

Allah’ın sözlerini bilmeden Allah’a değil, önce gönlüne demektir;

Ne dediğini bilmektir Rabbin, Ne istediğini senden;

Arapça yatıp kalksan bir ömür boyu O’nun huzurunda;

Ha Çince okudun, ha Japonca ne fark eder sence;

Yüce Peygamberin ne Camisi vardı göklere eren;

Ne malı mülkü vardı, sayısını bilmediği;

Bir Yahudiye bile güvenirdi emaneti saklasın diye;

Müslümanım diyen Münafıktan da kaçardı, şeytandan kaçar gibi;

Kendine taş atanları bile affetmişti hatırlar mısın?

Amcası Hamza’nın kalbini deşenleri de;

“Uhud dağı kadar altınım olsa sarfederim” derdi;

Altını yığmazdı, dövizle borç vermezdi bizim gibi;

Öldüğünde bir hırkası vardı sırtında;

Ne köşklere heves etti, ne yalılara;

O sevgi getirdi bütün insanlığa kendinden öncekiler gibi;

Önce okumayı öğretti, ilim tahsil etsinler diye;

Sonra güzel ahlakı tamamladı Allah için;

Sen ahlaktan bihabersen, ilimden ve akıldan uzak;

Neyin peşindesin, neyin sevdasında bir dua ile;

Malın da gidecek bir gün, makamın da, şöhretin de;

Neyi biriktirmedesin, nedir bu hırs, nedir bu kin, nefret;

Eğer Müslümansan rahmet saç çevrene, biraz olsun affet;

Elinden, dilinden emin olsun insanlar eğer inanıyorsan;

İnanıyorsan hesap günü var biliyorsun bir gün elbet;

O gün hesaplaşırız, bugün olmasa da ama Allah adildir;

Bırakmaz o güne adaletini hep bilinir, O çok Kaadirdir;

O halde Müslümansan bunları bir hatırla unutma;

Hüküm verirken adaletten ayrılma, insanları korkutma;

Bugüne kadar kimsenin yapmadığı gibi rahmet okutma;

Sadece kendine değil inancına da zarar verirsin;

Hesabın birken bin olur, gün gelir huzura gelirsin;

Bir mazlumun ahıyla bile yerinden kalkamazsın;

Yüce Adaletten kendini bil ki hiç kurtaramazsın.

Bakarsın ki ne mülk para edecek, ne de bugünkü güç kudret;

Her zerrenin hesabını bir bir vereceksin elbet;

İş işten geçmeden gel biraz sakin ol, herkesi dinle;

Bu kadar haykırışta bir sebep vardır, yeminle;

Allah sadece Uyarıcı ve Müjdeci Ol demiş Yüce Peygambere;

Tanrı gibi ne hükmedebilirsin, ne de erişebilirsin her yere;

Allah’ın indinde ne Müslüman var, Ne Yahudi, Ne Hıristiyan;

Sadece nefsini bilip, Rabbini bilen bir insan;

Önce insan ol amacın Müslüman olmaksa eğer;

Allah’a inandım de, sonra da Dosdoğru ol yeter.

Abdullah Manaz

Paylaş / Share

Abdullah Manaz

Author, Researcher, Strategist, Producer, Director