İŞİD, ABD Çıkarlarına Hizmet Ediyor

Ortadoğu ve İslam dünyasında geçtiğimiz ayın en önemli konusu yine İŞİD Terör Örgütü oldu. İŞİD, ABD ve Koalisyon Hava Gücü tarafından Öncelikli Tehdit olarak algılansa da, yaptığı bütün eylemler ABD çıkarlarına hizmet ediyor. Bu konudaki bazı önemli noktaları kısaca özetleyelim.

  • İŞİD, bütün dünyada El Kaide Terör Örgütü’nün karizmasını adeta yerle bir etti. Dünya genelinde İŞİD’e biat eden silahlı İslamcı örgüt sayısı 50’yi geçti.
  • El Kaide ABD ve İsrail karşıtı eylemlerle adını duyurmuşken, İŞİD’in ABD ve İsrail hedeflerine yönelik henüz tek bir eylemi görülmedi.
  • İŞİD Terör Örgütü, Suriye ve Irak’ta kurulmuş olmakla birlikte ABD’nin uluslararası askeri egemenlik sahalarının hepsinde ABD çıkarları için savaşıyor. Afganistan’da Taliban, Suriye’de Nusra ve Ahrar Grupları, Irak’ta Şiiler, Lübnan’da Hizbullah gibi ne kadar ABD karşıtı örgüt varsa hepsi de İŞİD’in hedefinde.
  • İŞİD Terör Örgütü’nün Ortadoğu’da Kürtlere karşı saldırıları tam bir Taktik Saldırı niteliğinde. Aylar boyunca süren AynulArap yani Kobani saldırıları sonunda Barzani, PYD ve PKK Terör Örgütleri birer Kahraman olmuş, PKK Terör Örgütü Türkiye ve Suriye’deki etkinliğini güçlendirmiş ve 8.000 civarında yeni militan devşirmişti. 2.000 civarında militanını bu saldırılarda kaybeden PKK Terör Örgütü, Kobani saldırılarını bahane ederek Ekim 2014’te Türkiye’de geniş bir isyan provası yapmıştı. Nitekim son günlerde İŞİD tarafından Kobani’ye yönelik saldırılar da benzer Taktik Saldırı niteliğinde. Örgüt saldırılarını sürdürdükçe PKK Terör Örgütü güç ve militan kazanıyor.
  • Aynı şekilde İŞİD Terör Örgütü’nün Barzani’ye yönelik saldırıları neredeyse tamamen durmuş durumda. İŞİD’in Taktik Saldırıları sonucunda Irak’ın en büyük barajı ve Kerkük Petrol Kaynakları Barzani’nin kontrolüne girdi.
  • ABD öncülüğündeki Koalisyon’un İŞİD’e karşı gerçekleştirdiği hava saldırılarının üçte ikisi Kürt bölgelerinde yapıldı. Koalisyon saldırılarının örgüte çok büyük zayiatlar verdiğine ilişkin ortada ikna edici kanıtlar veya resimler yok. Dünyadaki El Kaide hedeflerine yönelik nokta saldırılar yapan ABD’nin, Suriye’de hala ABD menşeli modern silahlarla dolaşan İŞİD’in Rakka ve Musul’daki karargahlarını ve lojistik merkezlerini neden tahrip etmediği merak konusu.
  • İŞİD Terör Örgütü, birçok bölgede Esad Ordusu ile komşu olsa da dostça geçiniyor. Hatta uzun zamandır Esad Yönetimi ile İŞİD arasında bir Petrol Anlaşması olduğu da ortaya çıkmış durumda. Son Haseki saldırılarının hangi Taktik amaçla yapıldığını önümüzdeki günlerde daha iyi anlayabiliriz.
  • İŞİD Terör Örgütü’nün Lübnan’daki hedefi Hizbullah gibi görünüyor ancak henüz aralarında ciddi bir çatışma görülmedi. Burada da bir Taktik Düşmanlık Stratejisi’nin belirtileri var. Çünkü, İŞİD’in varlığını ve meşruiyetini pekiştirdiği Esad Yönetimi’nin en büyük yardımcısı Hizbullah ve İran.
  • İŞİD Terör Örgütü, kendisinden beklendiği gibi son günlerde Hamas’ı da düşmanları arasına aldı ve Şam Yermuk’ta olduğu gibi Hamas’ı her yerde vuracağını ilan etti.
  • İŞİD Terör Örgütü’ne Ortadoğu’da en büyük lojistik köprü olan ülke Ürdün. Buna benzer bir çalışmayı da Afganistan Pakistan bölgesinde görüyoruz. ABD Pakistan Askeri İstihbarat Servisi’ni de İŞİD’e lojistik destek konusunda ikna etmiş görünüyor.
  • Bütün bu gelişmeler bir yana İŞİD Terör Örgütü’nün asıl hedefi Kafkasya. Irak ve Suriye’de dengeler oturduktan sonra İŞİD’in öncelikli savaş alanı burası olacak. Çeçenistan ve Orta Volga kıyıları büyük çatışmalara hazırlanıyor.
  • Benim kanaatim, ABD ve İngiltere –Ürdün İstihbaratı’nın büyük yardımıyla- Kafkasyalı silahlı İslamcı gruplar ile gizli bir anlaşma yapmış gibi görülüyor. Bugün İŞİD’in Taktik Yönetim Kademesi ve Eğitimli (Yüzleri Maskeli) militanlarının % 80’ini Kafkas kökenliler oluşturuyor. Bombalı araç saldırılarında kullanılanlar, cehalet ve safiyetle dünyadan derlenmiş ve zaten ölmek için bölgeye gelmiş İslamcılar. İŞİD içerisindeki Kafkasyalı İslamcı Liderler, kendi ülkelerine dönmek için adeta gün sayıyorlar. Para, silah ve lojistik açıdan çok büyük bir güç sahibi oldular.
  • İŞİD’in bütün saldırıları Merkezi Yönetim tarafından belirleniyor. Merkezi yönetimin dışında inisiyatif kullanan yabancılar anında öldürülüyor. İŞİD’in son iki yılda casusluk gerekçesiyle öldürdüğü kendi militanlarının sayısının 3 bini bulduğu kaydediliyor. İŞİD tarafından yayınlanan bütün haber ve videolar Taktik Saldırı ve Stratejilere uygun olarak profesyonelce üretiliyor ve servis ediliyor.
  • İŞİD’in Fransa ve Tunus Saldırıları da yine Taktik Saldırı niteliğindeydi ve ABD’nin Fransa ve Tunus üzerindeki güvenlik hegemonyasını güçlendirdi.

Bu bilgiler çerçevesinde, Türkiye’nin Suriye’ye olası bir müdahalesi durumunda İŞİD Terör Örgütü’nün –yabancı servislerin kontrolünde- Türkiye’ye yönelik Taktik Saldırı girişimlerini de muhtemel görmeliyiz. Bu yüzden İç İstihbarat Kurumlarına şimdiden çok büyük görevler düşüyor.

PKK Terör Örgütü’nün tehditleri, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin güç ve varlığı karşısında son derece gülünçtür. TSK son yıllarda savaş taktikleri ve konvansiyonel açıdan tahmin edilemez beceriler kazanmıştır. Dünyanın sayılı dört ordusundan biri olan TSK, Dağ Komando Gücü, Hava İndirme Birlikleri, Su Altı Savunma (SAS), Su Altı Taarruz (SAT), Kış Operasyonları, Mayın, İstihkâm Birlikleri, Uluslararası ve Toplumsal Olaylara Müdahale Tecrübesi açısından dünyanın en iyi ordusu durumundadır.

Son yıllarda yapılan Psikolojik savaşın Türk Silahlı Kuvvetleri’ne zarar verdiği düşüncesi tamamen yanlıştır. Aksine bu tecrübelerle birlikte Türk Ordusu birkaç kat daha güç kazanmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri, diğer dünya orduları gibi reklam ve propagandayı önemsemez. Askeri okullardaki temel eğitim çok yüksek düzeydedir.

Türklerin askeri stratejisini Kurtlara benzetirler. Kurtlar saldırıdan önce uzun süre hedefin etrafında dolanır, saldırıdan sonra ise durdurulamaz.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, Suriye’de Güvenli Bölge Kurma konusundaki titizliği iç ve dış siyasal konjonktürle ve şartlarla ilgilidir, en düşük kayıpla en güvenli başarı hedeflenmektedir.

ABD ve İngiltere’nin en büyük korkusu ve hatası da Türk Silahlı Kuvvetleri olmuştur. Türkler dostluğu ve ihaneti asla unutmazlar.

Paylaş / Share

Abdullah Manaz

Author, Researcher, Strategist, Producer, Director